Ana içeriğe atla

Duraktan Durağa Düşünüşler ve Düşüşler





Bir otobüs durağı olmak
Çok binilen ya da az inilen
Dur lambasına basılan,
Şoförün dikkatsizliğinden kaçan,
Es geçilen bir durak olabilmek...
Ne fark eder
Serde bir durak olmak varsa

İçeriden dışarıyı izlerken
zihnine üşüşür gördüklerin ve
bir yerlere götürülen arı kovanları,
sırtında sepetle sabahın köründe yük taşıyan bir kadın,
ve balık mevsimine hazırlanan
cilalanmamış bir takanın çıplak ahşap bedeni ,
balkon korkuluklarından sarkıtılan rengarenk seccadeler
- tek tip olanların namaz kıldığı-
Kokusunu takınmış güller,
Bir balkondan bakan
lakin şehre hiç ait olmayan bir yaşlı teyze,
Kent ortasına terk edilmiş,
kasası sökülmüş bir kamyon
ve üzerinde bitmiş bitkiler
-Can çekişiyor o demir kütle haliyle-

Camın ardındaki dünyadan zihnine hücum eder


...


Sonra dur düğmesine basmak istersin ansızın
Basarsın da şoförü ikaz eden sesle birlikte
"duracak"yazısı belirir kapı üzerinde
ve durması gereken otobüs durakta durur,
Atarsın adımlarını içeriden dışarıya
Sonra bir durakta inersin
ve inilen duraktan bir başka durağa yürürken
bir topuklu ayakkabının topuk sesleriyle
Duraklara göre bazen bir şuhluğu
Bazen bir yosmalığı hissedersin
Bazen de bir oro... luğu
Derece derece derecelenirsin
bu hissedişlerle
ve anlamadiğin bir lisanla sana seslenilmesi seni tedirgin eder
Mülteci ya da işgalci o ruhun arafında ya da etrafında
Ve bir ses böler zihnini


"Sareri hovin mernem"


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

BİR KİTAP BİR YAZAR

Kitap Batmayan Gün, yazarı ise Samiha Ayverdi'dir. Günlük hayatın akışı içerisinde tasavvuf üzerine kurgulanmış ve edebî bir eser okumak istiyorsanız Samiha Ayverdi bu hususta iyi bir tercihtir. Aşkın her hâli kitapta sorgulanır ancak ele alınan aşk, günümüzde içi boşaltılan ve sadece cinsellikle ilişkilendirilen bir aşk değildir. Mevzusu geçen aşk kanlı canlı bir insana, bir sûrete duyulan ve bu sûretten ilahî olana ulaşılan bir aşktır.  Aliye yaşıtlarından farklı ve dedesi İrfan Paşa'ya bazı açılardan benzerlik gösteren bir hanımefendidir. Burada soya çekimin üzerinde durulmuştur. Annesi sıradan bir kadındır. Hatta kızı ile mizaç farklılıkları olduğu için pek anlaşamaz ve kızını sürekli eleştiren bir tavırla karşımıza çıkar. Burada anne-kız çatışması da işlenen bir konudur. Anne; davetler veren, bu davetlerin kusursuz olmasına kafa yoran, manevî herhangi bir konu hakkında konuşmayan sadece gündelik işlere kafa yoran bir kadındır. Annesinin bu tutumu da Aliye'yi bir iç sık...

CANCER(YENGEÇ)

Cancer burçlar kuşağındaki bir takımyıldızdır. Diğer takımyıldızlar gibi mitolojik öyküsü kesin olarak belli değildir. Bununla birlikte genel olarak kabul gören öyküye göre Cancer, Herkül’ü (Herakles ) taciz eden bir yengeçtir. Herkül tanrılar tanrısı Zeus’un oğludur. Ama gerçek annesi, Zeus’un eşi tanrıça Hera değil, bir ölümlü olan Alkmene’dir. Alkmene ile aldatılan tanrıça Hera, Herkül’den nefret ediyormuş. Herkül kral Eurystheus’a hizmet ederken, çok başlı bir yılan olan Hydra’yı (Su yılanı) öldürmekle görevlendirilir. Eurystheus, Argos kralı Stenelos’un oğlu ve Perseus’un torunudur. Zeus Herkül’ü doğurması için Alkmene’yi hamile bıraktığında, Perseus’un ilk torununun krallık sahibi olacağını söyler. Perseus’un doğacak ilk torununun Herkül olacağını bilen Hera olaya el koyarak, Herkül’den sonra doğması gereken Perseus’un torunlarından Eurystheus’un zamanından önce doğmasını sağlar. Hera’nın sayesinde, Herkül’den önce doğan Eurystheus krallığı alır. (Ekhidna ve Typhon’un kızı) H...

MAR ADENTRO(İÇİMDEKİ DENİZ)

"İçinde deniz olan bir adamın yolu elbette İstanbul'a da düşmüştür." İçinde deniz olan bir adamın hikayesi.   Javier Bardem'in oyunculuğu  çok iyi . Tıpkı Karakomik 2 Arada adlı bölümü izlerken gözüm bu adamı bir yerden ısırıyor diyorsunuz ya ve bir anda o adam Cem Yılmaz oluyorsa işte bu filmde de   gözüm bir yerden bu adamı ısırıyor diyorsunuz  ve bir anda  Ramon sandığınız kişi aslında Javier Bardem'miş bunu fark ediyorsunuz. Filmde 26-27 yıl gibi bir süre yatağa bağımlı birinin son anlarını izliyorsunuz. Yengesi onu çocuğu gibi seviyor bakımını üstleniyor. Evdeki abi, yeğen ve baba da bu yükü paylaşıyor. Sonuçta yatağa bağımlı birine bu kadar uzun yıllar bakmak hiç de kolay değil. Özgürlüğü kısıtlayan, aile olmanın sorumluluğunu hissettiren bir durum. Özgürlük derken filmin sonlarına doğru Ramon'un söylediği şu sözlerle zihnimizin içindeki özgürlük kavramı sarsılıyor ve Ramon özgürlüğe yeni bir tanım getiriyor: " Gördüğünüz gibi yanımda içinde siya...