Yönetmen : Serdar Akar
Senaryo : Oliver Romevski
Görüntü Yönetmeni : Dejan Dimeski
Müzik : Mazlum Çimen, Saki Çimen
Oyuncular : Erdal Beşikçioğlu, Belçim Bilgin, Halil Ergün, Ertan Saban, Bülent Şakrak, Luran Ahmeti
Türkiye / Dram / 95 Dk.
Film sonrası ağzımda acı bir kiraz tadı hissettim diyeceksiniz.
Kiraz etrafında her biri birbiri ile iç içe olan ve bunun farkına çok sonra varan insanların hayat hikayesini konu edinmiştir. Hayata tutunma ya da tutunamama da filmi izlerken zihninizi kurcalar bir yandan. Filmin içerisinde göçmenler de konu edinmiştir. Sahtekar bir nakliyecinin, lösemi hastası çocuğunu kurtarmaya çalışan bir babanın, şiddet gören doktor hanımın, kiraz yetiştiren yaşlı bir amcanın ve hayırsız evladının, kızına bağlı olan ancak her türlü bataklığa düşmüş, morfin bağımlısı güzel bir kadının, küçük yaşlarda cinsel istismara maruz kaldığı hissettirilen ve sonrasında kendilerine yapılan kötülüğün intikamı ile bataklıkta var olan , kötülük abidesi gençlerin ve birbirinden farklı kültürlerin bir parçası olan insanların hayatlarını anlatır film.
Yönetmen Serdar Akar , Eşkıya, Barda, Cingöz Recai(Filme başlasam da bitiremedim) ve Babil filmleri ile seyirci ile yolları kesişmişken son filmi Acı Kiraz'dır. Gerçi şöyle bir düzeltme yapmak lazım filmin senaristi Oliver Romevski'dir.
Erdal Beşikçioğlu baba olarak karşımızdadır. Ancak bir babanın duygularını çok donuk olarak ekrana yansıtmıştır. Dürüst biridir. Luran Ahmeti kumara düşkün, eşini aldatan, parayı buldu mu hiç düşünmeden kendi zevklerine kurban eden bir adamdır. Belçim Bilgin, Luran Ahmeti'in canlandırdığı kişinin eşidir, zengindir. doktordur. Ancak eşi filmin bir sahnesinde kendisini döver ve zorla birlikte olur ki o sahneleri görmeyiz. Koltuk arkasından bu kötü sahneler hissettirilir. Yüzünde morluklarla uyanır. Üstü başı dağınık, yüzü gözü şiş bir kadındır.
Bülent Şakrak rolü gereği yasadışı göçmen işine bulaşmıştır. Yaşlı babası rolündeki, kiraz ağaçlarının sahibi Halil Ergün ise oğluna bu nedenle tepkilidir. Mahallelinin gözünde aile dışlanmaktadır ve bunu duvara yazılan "Kaçakçı göt." yazısı ile çok net anlamaktayız.
Filmde birçok karakter ele alınmıştır ancak derinlikli olarak işlenen bir karaktere rastlamamaktayız. Nakliye şoförünün Makedon kızla evliliğe kadar giden ilişkisi anlamsız ve senaryo içersinde bir yere oturtamadığım bir durumdur.
Filmin sonunda tüm kötülerin bir şekilde cezasını bulması gerçi arada çamurun sıçradığı insanlar da var o ayrı. İyi ya da arada kalan karakterlerin ise hayatlarına sihirli bir dokunuşun olması klasik bir sondur. Masalı çağrıştıracak ancak masalın konusu dışında gerçeğe yakın kişilerin hayatlarının sert taraflarını ele alarak beyaz perdeye aktarılmıştır.
Yorumlar