Işınlanma bir cismin ışık hızında bir başlangıç konumundan başka bir konuma yolculuğu mudur?
Zannediyorum ki yanılıyoruz.
Yazının devamını "Black Mesa" oyununun en etkileyici soundtracklerinden birisi "Ascension" ile okuyarak hayal gücünüzü yükseltebilirsiniz.👽
Işınlanma eğer teorik olarak, insanlar için gerçekleştirilebilir olsa idi şu şekilde tarif edilebilirdi:
Başlangıç noktasındaki kişiyi yok edip, varış noktasında aynı kişiyi yeniden oluşturmaktır. Bu işlemlerin ışık hızında gerçekleştiğini düşünün.
Ne kadar olağan, etik dışı geliyor değil mi!
Ancak tam anlamı ile bu şekilde tarif ediliyor.
Ütopik olduğunu ve gerçekleşme ihtimalinin az çok mümkün olmadığını tahmin edebiliyorsunuzdur.
Ancak bu kadar ütopik bir konuya neden bu kadar kafa yoruluyor dersiniz?
Açıklamak gerekirse ışınlanma; insan veya gözle görülür canlılar için gerçekten mümkün olmayabilir.
Ancak atomik düzeyde element, bileşik, data vb. işlevsel olabilecek cisimler için ışınlanmanın gerçekleştirilmesi çağ ötesi bir avantajı size kazandırır.
Örnek vermek gerekirse,
Dünya kupası ilk yayınlarının gecikmeli yayınlandığını biliyorsunuzdur.
Her ne kadar uydular, antenler vasıtası ile veri transferi çok hızlı olsa da mesafeler arttığında bu gecikmeler büyük oranda sorun teşkil etmekte.
Şimdi şöyle düşünün,
Mars yolculuğu hatta Mars kolonisi düşünülmekte,
Oradaki insanlar ile dünyadaki insanların ışık hızında haberleştiğini düşünün.
Hatta kuantum dolanıklığı ile mesafelerin hiç önemi olmadan gecikmesiz anlık haberleştiğinizi düşünün.
Ya da şöyle düşünün,
Korunaklı ve lokasyonu belli olmayan kıtalar arası mesafeden veya dünya yörüngesindeki bir uydudan kumanda edilen ve üzerinde silahlar ve güçlü zırhlar barındıran bir Boston Dynamics robot köpeği ile savaştığınızı...
Düşünmenin sonu yok.
Işınlanmayı bulmak, canlılar için gerçekleştirmek mümkün değil, bunun peşinde koşanlara avanak da diyebilirsiniz ancak hiç bir şeyin göründüğü gibi olmadığı bir çağda yaşıyoruz ve hayal dahi edilemeyecek amaçlar için insanlar sıra dışı konulara kafa yormaktalar.
Sonuçta evrende bir noktayız neden bu kadar çaba-emek sarf ediliyor diyebilirsiniz.
Peki şöyle düşünelim bu durumda, herkes bir evren ve en iyi bildiğimiz şeyi yapıyoruz, yaşamak, hayatta kalmak.
Daha uzun yaşamak, daha iyi yaşamak özetle mükemmel olmak için çabalıyoruz ve bundan vazgeçmeyeceğiz, ya da vazgeçmeyenler işte bu buluşları yapıp mükemmelliğe kavuşacaklar.
Yeri geldi insan olarak, yeri geldi ülke olarak, yeri ve zamanı geldiğinde de zihnini kopyaladığı bir bulutta yaşayan bir yazılım olarak.
Bulutta kendi evrenini döngüsel oluşturabilen ve ışınlanmanın en temel şey olduğu bir yazılım...
Video'yu izleyince daha iyi anlayacaksınız.
Yorumlar